Eğitim-Sen: Öğretmenler hamasi nutuk değil, sorunlarına kalıcı çözüm istiyor
Eğitim ve Bilim İşçileri Sendikası (Eğitim-Sen), 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde yaptığı açıklama ile öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılara dikkat çekerek, “Öğretmenler hamasi nutuk değil, sıkıntılarına kalıcı tahlil istiyor” tabirlerini kullandı.
Öğretmenlere insanca yaşayabilecekleri, nitelikli hizmet verebilecekleri çalışma ve ömür şartları yaratılmasını; başta maaşlar olmak üzere mesleksel ve özlük hakların insan onuruna yaraşır seviyeye yükseltilmesini isteyen Eğitim Sen, son on yılda maaşların eridiğini gösteren bir tablo paylaştı;
“1 ABD dolarının ortalama 1,98 TL olduğu 2013 yılında, 1.920 TL aylık alan 9. derece 3. kademedeki bir öğretmen, maaşıyla 970 ABD doları alabiliyorken, bugün tıpkı derece ve kademede 9 bin 474 TL alan bir öğretmenin maaşı 509 ABD doları düzeyine indi.
9/3 derecedeki bir öğretmenin maaşı son 10 yılda, dolar bazında mum üzere erimiştir. Misal halde 2013 yılında 9/3 derecedeki bir öğretmen, maaşı ile 14 çeyrek altın alabiliyorken, şu anda birebir derecedeki öğretmen aldığı maaşla lakin 5,5 çeyrek altın alabiliyor” sözlerine yer verdi.
“İçi boş telaffuzların hiçbir manası kalmamıştır”
Yüz binlerce öğretmenin geçim problemi yaşadığı, yüksek kiralar ve faturalar nedeniyle ay sonunu getirmekte zorlandığı bir periyotta, öğretmenlere yönelik içi boş telaffuzların hiçbir manasının kalmadığı lisana getirilen Eğitim-Sen açıklamasında şu tabirlere yer verildi:
“24 Kasım’ı, öğretmenlik mesleğini değersizleştiren ve itibarsızlaştıran, öğretmenlerin acil ekonomik sıkıntılarına tahlil üretmeyen, eşit işe eşit fiyat prensibini ortadan kaldıran, özlük haklarını zayıflatan, öğretmenler ortasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesi ile karşılıyor.
Öğretmenler, ‘nitelikli okul/niteliksiz okul’ ayrımında olduğu üzere, meslek basamakları üzerinden ‘yeterli öğretmen/yetersiz öğretmen’ algısı yaratılarak değersizleştirilmelerine karşı meslek onurlarına sahip çıkmaya çalışıyor.
Yüz binlerce öğretmenin geçim problemi yaşadığı, yüksek kiralar ve faturalar nedeniyle ay sonunu getirmekte zorlandığı bir periyotta öğretmenlere yönelik içi boş telaffuzların hiçbir manası kalmamıştır.”
