Cumhuriyet’te neler oluyor… Bir de benden okuyun… Alev Bey’e gelen telefonlar

Çocuklar Ankara’da gündem ağır değil lakin benim telefonlarım hiç susmuyor. Odatv’de haberlere bakarken Cumhuriyet gazetesindeki arbedeye denk geldim.

Haberi okuduktan sonra “Allah Allah bu gazetede hiç sular durulmuyor” diye kendi kendime konuşulurken telefonum çaldı.

Malum Hürrem Abla’nız Ankara’daki kulis bilgilerine hakimdir.

Telefonun karşısındaki isim uzun vakittir görüşmediğim Ankara Siyasal’dan arkadaşım Nevin’di…

Nevin yeterli bir Cumhuriyet okuyucusu, gazeteyi her gün alır dayanağını hiç esirgemez. Malum bu türlü olunca gazetenin içerisindeki dedikodulara, kulislere de hakim.

“Hürrem, gazetemizi ne hale getirdiler, daima arbede gürültü” diye keder yanarken “Gördüm, gördüm şaşırdım ancak nedir olay anlat bakalım” diye yanıt verdim.

KAVGA NEDEN ÇIKTI

Çocuklar, Cumhuriyet’in eski yayın yönetmeni Arif Kızılyalın ve bir yönetici hakkında Vakıf üyesi avukat suç duyurusu yaptı.

İddiaya nazaran gazetemin arşivi müsaadesiz olarak satışa çıkarıldı. Akabinde tıpkı avukat başka bir iddiayı daha gündeme getirdi.

O da şu: e- ticaret yasası aleyhine haber yapılması için bir firmadan çikolata kutusunda, kayıt dışı para alındı.

Soruşturmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yürüttü ve dava açılmasına gerek yok kararı verdi.

Ancak tartışma burada bitmedi…

Ne söyleyeyim çocuklar Cumhuriyet’te bir şeyler dönüyor, birileri planlar yapıyor lakin argümanlar şimdilik dedikodu boyutunda olduğu için yazmıyorum.

Hürrem Abla’nız dedikodu değil, yalnızca bilgi müellif biliyorsunuz.

VAKIF İDARESİ İKNA EDEMEDİ

Neyse uzatmayayım çocuklar, okul arkadaşım Nevin başladı anlatmaya:

“Tuncay Mollaveisoğlu’nun açıklamasını görünce çabucak Cumhuriyet’in internet sitesine girdim bakalım ne oluyormuş diye.

Sonra sizinkilere baktım, ‘Hürrem ne yazmıştır’ diye lakin yalnızca haberi gördüm. Okuduklarım beni tatmin etmeyince arbedenin detayları için en az benim kadar Cumhuriyet aşığı Nurten’i aradım.

Biliyorsun bizim Nurten Cumhuriyet’in her şeyini bilir. Hem Vakıf’tan hem de gazete müelliflerinden kulis alır.

Malum Tuncay Mollaveisoğlu’nun açıklamasında yazısının yayınlanmadığını söylüyor. Gazete idaresi dün Genel Yayın Direktörünün yazısını okuyunca evvel Tuncay Mollaveisoğlu’nu aramış.

Yazısının bu biçimde yayınlanmasının yanlışsız olmadığını, bu iç sorunun gazete içerisinde tartışılması gerektiğini anlatmaya çalışmış. Fakat ikna edememiş.

Bugün de Twitter’dan paylaştı. Paylaşmasından çabucak sonra birtakım yöneticiler ve köşe muharrirleri da Tuncay Mollaveisoğlu’na takviye açıklaması yaptı.”

Soluksuz devam ederken “Eee ne var bunda” diyerek ortaya girdim. “Gazete müellifinin genel yayın direktörüne dayanak vermesi normal” dedim.

MOLLAVEİSOĞLU’NA TAKVİYE VERENLER ALEV COŞKUN’U ARAYIP “YANINDAYIZ” DEDİ

“Sus az dinle” diyerek devam etti:

“Evet olağan fakat Tuncay Mollaveisoğlu’na dayanak açıklaması yapan müellifler, çabucak akabinde bir müellif Alev Coşkun’u aramış ve ‘Alev abi bu gazete sensiz olmaz. Tuncay arkadaşımız, bu açıklamamız gazeteci dayanışması, yoksa sen olmadan Cumhuriyet olmaz’ demiş. O kişi barış yanlısı dedikodu yazarlarıyla da görüşerek Alev Çoşkun’u aradığını anlatmış. ‘Onlar da benim üzere düşünüyor Alev abi. Bizim için sen bu gazetenin her şeyisin’ diyerek bitirmiş konuşmayı.”

Bunu duyunca şu cevabı verdim: “Yazarlar gazetecilikten politikacılığa geçiş yapmış, çok kıvrak davranmışlar.”

Alev Çoşkun müelliflerin bu ikili haline nasıl karşılık vermiş bilmiyorum ancak süreç içinde müelliflerin tutumları olayı netleştirir.

VAKIF İDARESİ DEĞİŞECEK

Sonra “Nevin sende de neler varmış” dedim gülerek.

“Sorma sorma Nurten’den hiçbir şey kaçmaz” diyerek sürdürdü konuşmayı:

“Alev Coşkun, Ankara’daki Vakıf üyesini de aramış, malum yayın yönetmeni misyondan alındı. Çalışanlar, geçenlerde isimsiz bildiri yayınlamışlardı. O çalışanlar kimler belirli değil lakin birkaç kişiymiş..

Vakıf idaresinde de değişiklik olacakmış. Gidecek isimler belliymiş fakat şimdilik onu söylemeyeceğim. Esasen birkaç haftaya görürsün. Fakat yaşananların Vakıf yöneticileriyle temaslı olduğunu bildiklerini söylüyorlar.”

Bu ortada gazete yayın koordinatörü Ferda Öngün de istifa etti.

Fakat enteresan olan öteki bir şey daha oldu.

Eski Ticaret Bakanı yeni dönemde AKP Plan Bütçe ve Komisyonu Başkanı Mehmet Muş tweet atarak tartışmaya katıldı.

Mehmet Muş, gazete ile ilgili argümanların yargı tarafından soruşturulmasını istedi.

Cumhuriyet olayı daha uzun vakit gündemi meşgul edecek gibi… Bakalım neler göreceğiz….