Numan Kurtulmuş: Recep Tayyip Erdoğan küresel bir lider
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Adıyaman’a geldi. Birinci olarak gazetecilerle bir ortaya gelen Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi’nde önderler ile fotoğrafının tarihi olduğunu tabir etti. Fotoğrafın Türkiye’nin prestijinin en hoş örneği olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Semerkant’ta ortaya çıkan fotoğraf tarihe geçmiştir. Cumhurbaşkanımızın Semerkant’ta Şanghay İşbirliği Örgütü üyesi ülkelerin devlet liderleri ile çektirmiş olduğu fotoğraf, Türkiye’nin prestiji için memleketler arası alanda değerlidir. Türkiye son vakitlerde dünyanın bütün meselelerine karşı tahlil üreten, istikrarda duran ve ortaya çıkan meselelerin insanlığı olumsuz etkilemesine mani olmaya çalışan insanı dengeyi ve etkin siyasetiyle çabucak hemen dünyanın her tarafında Avrupa’da, Amerika’da, Asya’da birçok yerde büyük bir taktir toplamaktadır. Tabiri caizse Türkiye artık global bir aktör, Recep Tayyip Erdoğan da global bir önder olduğu milletlerarası ilgilerde ortaya çıkan sıkıntılara karşı yaklaşımları ve siyaset yönetme stilleriyle ispat etmiş ve ortaya koymuştur.”
Türkiye’nin savunma endüstrisinin güçlü olmasından birilerinin rahatsız olduğuna da dikkat çeken Kurtulmuş, “Uzunca bir vakittir Adalar’da Lozan Antlaşması gereği milletlerarası muahede şu anda geçerli olan mutabakata nazaran askeri statüden arındırılması gereken adaların çok süratli bir formda askeri üslerle doldurulduğu ve bunların tamamına yakını Türkiye’nin çok yakın bölgelerinde olan adalar olduğunu biliyoruz. Artık müttefikimiz ABD, ‘Biz bu önlemi Rusya’ya karşı alıyoruz’ diyor. Kimseyi enayi yerine koymasınlar, bu silahlanma niye ve kime karşı bunu dikkatle takip ediyoruz. Onun için birileri Türkiye’nin ulusal savunma endüstrisinin güçlü olmasından rahatsızlar, onun için Türkiye’yi F35 sorununda bir formda köşeye sıkıştırmak isterler, onun için S400’de köşeye sıkıştırmak isterler” dedi.
Türkiye’nin Akdeniz’de artık büyük bir güç olduğunu tabir eden Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bunlara kalsaydı Akdeniz’de Türkiye’yi burnunu dahi dışarı çıkaramayacak bir ülke haline getirirlerdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonu, kararlılığı, duruşuyla ve cüretiyle dış siyasette ortaya koyduğumuz mantıklı, dengeli tahlillerle Türkiye Akdeniz’de artık büyük bir güç oldu. Akdeniz’in temel ülkelerinden birisi olduğunu ortaya koymuştur. Artık biz bu konuşmayı yaparken Abdülhamit Han gemimizin Doğu Akdeniz’de petrol ve doğal gaz arama faaliyeti sürdürdüğünü biliyoruz. Bunlar Türkiye’nin dostlarının güzeline gittiği üzere Türkiye terslerinin ne kadar canını yandığının farkındayız. Onun için Yunanistan’a öbürleri ismine bir vekalet ögesi olarak Türkiye’ye karşı bu provokasyonlardan vazgeçmelerini bir kere daha hatırlatmak isterim.”
HDP DESTEKLEMEZSE YARIŞA ORTAK OLAMAZLAR
Seçimin yaklaştığını ve muhalefetin oluşturduğu 6’lı masanın HDP ve FETÖ tarafından desteklendiğini söyleyen Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Seçim geldi yaklaştı, artık kum saatini geri çevirdik ve kum aşağı yanlışsız akmaya başladı. Aylardır söylediğimiz bu 6 artı 1’lik masa hatta kimileri 6 artı 2 diyor. Yani görünmeyen 2 ortak, birisi HDP, birisi FETÖ. Söyleyince kızıyorlar; ‘masanın altında üstünde kimse yok’ diyorlar. Milletimiz enayi mi; Adıyaman’dan açık söylüyorum; o vakit kalkın söyleyin, ‘Bizim HDP’nin oylarına gereksinimimiz yoktur. Biz HDP ile ittifak yapmıyoruz, iş birliği yapmıyoruz palavra söylüyorsunuz’ desinler. Hepsi biliyor ki; HDP’nin dayanağı olmadan o masadan rastgele birisinin cumhurbaşkanlığı yarışına aday olmasına, ortak olmasına dahi mümkün değil. Siyasal matematik bu türlü topluyorsunuz, çıkartıyorsunuz. HDP desteklemez ise bunların adaylarının yarışa ortak bile olması mümkün değil. Bunu bildikleri için HDP ile birlikte görünmemek istedikleri için ‘sadece 6’mız varız’ diyorlar. Bunu açıkça söylediler, HDP’liler ise bir yere kadar sabrediyorlar ve ‘Arkadaş parlamentoya sizi biz taşımadık mı? Oylarımızı alırken âlâ de bizi yanınızda niçin görmek istemiyorsunuz’ diye çabucak tartışmanın tarafı haline geliyor.”
