HÜDA-PAR lideri Yapıcıoğlu’ndan Perinçek’e yanıt: Ciddiye almıyorum
14 Mayıs seçiminde cumhurbaşkanı adayı çıkartmayacaklarını ve Millet İttifakı adayı Tayyip Erdoğan’ı desteleyeceklerini açıklayan Hür Dava Partisi’nin (HÜDA-PAR) Genel Lideri Zekeriya Yapıcıoğlu, Habertürk’te Mehmet Akif Ersoy’un sunduğu yayına katılıp gündemi kıymetlendirdi.
HÜDA-PAR’ın Millet İttifakı’na katılma görüşmelerine ait “Umarım AK Parti ve MHP bu gafletten geri döner. Burada akıl nerede, fikir nerede, oy nerede?” diyerek reaksiyon gösteren Vatan Partisi Genel Lideri Doğu Perinçek’e de yapıt veren Yapıcıoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
BİRLİKTE HAREKET EDECEKSEK: Ocak ayı başında sayın cumhurbaşkanıyla görüşmemiz olmuştu. Konuştuğumuz başlıklardan bir tanesi de ittifaklardı. Görüşmeler devam ederken 6 Şubat’ta çok acı bir olay yaşadık, ikili zelzeleyle sarsıldık. Görüşmeler kesintiye uğradı. Artık görüşmeler devam ediyor. 2 gün evvel basın toplantısıyla mevcut cumhurbaşkanına takviye vereceğini açıklamıştık. Görüşmeler devam edecek. Kimilerinin düşündüğü, zannettiği üzere bu pazarlıktan fazla unsurlar sorunuyla ilgili görüşme. Birlikte hareket edeceksek azamî sayıda ittifakın parlamentoda en güçlü formda temsili nasıl olur, o hususlara ağırlaşıyoruz. Ortamızda bir pazarlık olarak ‘şu kadar milletvekili verecek’ üzere tartışma değil bu. Seçimlere giriş netleşince kamuoyuyla paylaşılacak.
CUMARTESİ GÜNÜ ELE ALACAĞIZ: Netleşmeden Cumhur İttifakı’nın modülü olacağız ya da olmayacağız diye net cümlelerle söz etmem hakikat değil. Muhtemelen 1 hafta içinde netleşir. Önümüzdeki cumartesi günü GİK toplantımız var. Orada gelinen kademeyi değerlendireceğiz. Şu ana kadar bir sorun yok. Paylaşılacak kıvama gelince paylaşırız. Bizim konuştuğumuz, üzerinde durduğumuz konular, parti programımızda yazılı şeyler var. Kendi söylemimizden vazgeçmedik, başkalaşmadık. Parti konseylerimizde ‘bu konular olursa, yoksa yokuz, ne alacağız, ne vereceğiz’ formunda bir pazarlık olarak algılanmamalı. Birtakım mevzulardaki duruşumu, yaklaşımı, siyaseti, beklentiler farklı olabilir. Birebir çatı altında seçime gireceksek, tek parti haline gelmesi formunda olmayacak. Biz falanca partiyle, filanca partiyle nasıl oturur biçiminde hiç sarfetmedik. Kim kendini hangi ittifakın içinde konumlandırıyorsa elbette kendi bilecekleri bahistir.
SIRTIMIZI NE KANDİL’E NE ERCİYES’E DAYADIK: Biz kendi partimizin içinde bile karar alırken hiçbir vakit tek kişi almaz, kesinlikle istişare ile alırız. Kendi partimle ilgili kararı arkadaşlarımla istişareden tek başıma verme hakkını kendimde görmüyorken, bir diğer partiyle ilgili onlarla ilgili karar alma hakkını asla görmem. Biz diyoruz ki, siyaset açık, şeffaf olmalı. Kim kiminle ittifak kuruyorsa açıktan söylemeli. Değilse art kapı diplomasisi halinde görüşme yapması tahminen eleştirilebilir. Biz görüşmelerimizi açıktan yaptık. Vakti gelmeden açıklanmaz fakat bâtın kapaklı iş yürütmedik. 2018’de de tekrar görüşmelerimiz olduk. O seçimlerde sayın Erdoğan’ı destekledik ancak ittifakın içinde yer almadık. Kendi logomuzla yer almak istedik, talebimiz kabul edilmeyince uyuşma olmadı. Biz sırtımızı ne Kandil’e, ne Erciyes’e dayıyoruz. Biz Allah’a güvendik, yola koyulduk. Açık siyaset yürüttük. 2 gün evvel Anayasa Mahkemesi karar verdi. HDP’ye bloke kaldırıldı. Kanunlara nazaran kurulmuş, siyaset yapmaya devam ediyorsa, hukuk bu iş yasa dışı dememişse o vakit siz o partiye legal parti muamelesi yapmak zorundasınız. Şu anda o denli yapılıyor.
PARTİ PROGRAMINI YUMUŞATMADIK: 2018’de sayın Cumhurbaşkanını destekledi; lakin bugüne kadar atak olmamıştı. Kongrelerde parti programını yumuşattık mı; hayır. Birtakım siyasetçiler, gazetecilerin adeta rövanş alma ya da kıyas yapmak suretiyle bizi bu işin objesi haline getirmeye çalışıyor, bu gerçek bir iş değil, ahlâklı değil. ‘Hizbullah’ın genel lideri Zekeriya Yapıcıoğlu’ diyor. 10 yıldır kurulan bir siyasi parti, daha evvel seçimlere girmiş. Cumhur İttifakı’nın geçen seçimdeki adayını desteklemiş bir parti. Israrla kimi şeyler ısıtılıp, ısıtılıp getiriliyor. Ülke sıkıntı bir vakitten geçiyor. 5 hafta evvel sarsıntı yaşadık. 50 bini aşkın can kaybımız var. Bu yaraları sarmak uzunca vaktimizi alacak. Düşmanlaştırıcı lisan kullanmanın kimseye yararı yok. Uygun niyetli tenkitler başımız üstüne. Düzeltilmesi gereken bir tarafımız varsa düzeltiriz. O eleştirici düşmanlaştırıcı bir şey ise, lütfen o eleştiriyi yapanlar kendilerini check etsinler.
Biz HÜDA PAR olarak gayrimeşru yollara sapmadık, bundan sonra da sapmayacağız.
MECLİS’TE TEMSİL EDİLMEK İSTİYORUZ: Eğer ittifak içinde yer alacaksak, bu ittifakın bileşenlerinin totalde, toplamda, azamî sayıda en uygun randımanı nasıl alması mümkünse biz onu önceliyoruz. Biz sayı pazarlığı yapmıyoruz. İlla şu kadar olacak, şunun altı ya da üstü olacak diye bir görüşme bir konuşma değil. Biz HÜDA PAR olarak Meclis’te temsil edilmek istiyoruz. Sayın cumhurbaşkanının bir devir daha devam etmesini istiyoruz. Bunun devam etmesi tek başına kâfi değil. Biz hem Meclis’te temsil edilelim, Cumhur İttifakı’nın Meclis’te çoğunluğu neyse onu da sağlayalım istiyoruz. Bizim ayaklarımız yere basıyor.
CİDDİYE ALMIYORUM: (Doğu Perinçek’in kelamlarına karşılık) Cevap verme gereği duymuyorum, ciddiye almıyorum.
GAYRİ YASAL YOLLARDA AYAK İZİMİZ YOKTUR: 2012’de kurulmuş partiyi 30 yıl evvelki kimi hadiselerle ilişkilendirmek, şiddete başvuran, rastgele bir yasadışı yasa dışı örgütün siyasi uzantısı üzere nitelendirmek buhtandır, haksızlıktır, insafsızlıktır. 2012’den beri siyasi hayatın içindeyiz. Çukur siyasi yürütülen periyotta, 6-8 Ekim’de partimiz ağır formda ataklara uğradı. Şayet şiddet olsaydı o gün kullanırdık. Biz illegaliteye sapmadık, bundan sonra da sapmayacağız. Gayrimeşru yollarda bizim ayak izimiz yoktur. Kimse aramasın, bulamayacak. Kimse kendini şiddet ve silah kullanarak diğerine dayatmasın diyoruz. (HABER MERKEZİ)
